Thursday, December 8, 2011

sevgili gunluk,
bugun ne kadar yoruldum bir bilsen.
sabahin korunde uyanip ofise oradan nisantasa oradan caglayana oradan maslaka oradan istinye parka oradan etilere gittim.
igrenc yagmur yagdi ve islandim. bir ara oluyorum sandim. yapamiycam su birikintisinin icine yaticam ve ustumden o igrenc jipleriyle kaldirimdaki herkesi yikayan etiler ayisi gecicek sandim.
hayatimda ayaklarim hic bu kadar acimamisti. rahat bir ayakkabi bulamadan gocup gidicem ya ona yanarim  dedim.
sonra yine ofise gitmem gerektigi, ofiste fotograflari havuza koymam, roportaji hazir etmem, fiyatlari almam, cuma gunku cekim icin planlar yapmam gerektigini dusunup cok uzuldum.
ve butun bunlari yapamayacagima karar verdim. zaten aksam bes bucuk olmustu.
levent metrosunun kalabaliginda yonumu bulamadim. 
tivs'i aradim yemek soylesin diye. soyledi, cok tatli bir kisi bazen cunki. 
metroda galatasaray fanlari vagonlari salladi.
milyonlarca insan olarak taksim meydaninda birbirimizden nefret ettik.
sonra yokus asagi yurudum. 
eve geldim ayaklarima baktim. yazik onlara. bir ara gogus kanseri oldugumu dusundum. ama sonra asla hasta olmadigimi fark edip sevindim. hem gogus kanseri 40 yastan sonra olurmus.
evet hic hasta olmuyordum. 
ne yaparsam yapayim, bu yuzden isten kacamiycaktim.
yarin ikea ve addresistanbula gidicektim.
cuma gunu iki cekim vardi.
bu arada regl olmustum. 
roportaj bitmisti cok sukur. yarin ofis islerini de yaparsam, cuma da cekim derken.
digerleri nasil olucak ama. yetisemiyorum tanrim. oha. 
hayatimin errorunu vermek uzereyim. 


No comments:

Post a Comment